Hala olanlara inanamıyorum. Ben Katy...Bunu ben yaptım. Daemon bunu herkesten saklıyor. Saklamalı da. Benim ve kendi soyunun güvenliği için bu gerekli.
O günden beri garip şeyler oluyor. Hareket eden bardaklar, açılan kapılar, kendiliğinden akmaya başlayan duş musluğu... Korkuyorum ve bunların gerçekten olduğuna kendimi inandıramıyorum. Yan komşumun uzaylı olduğuna bile alışamamışken, bunlarda nereden çıktı!.
Daemon hala sosyopat. Onunla olanlar hala karısık. Bu yüzden okula yeni gelen Blake'e bir şans vermeyi deneyeceğim. Blake... Nasıl desem... Yanındayken biraz normal, biraz huzursuzum.
Will... Annem onunla ciddi gibi..Babam öleli üç yıl oluyor ama hala alışamadım.
Aslında işler anlattığımdan daha karmaşık.SD ortalıkta dolanıyor ve malum günde neler olduğunu öğrenmek niyetindeler.Bense hiçbirşeyden habersiz saf bir kızı oynamak zorundayım.
Sırları bir bir keşfettiğimde işler iyice karışıyor.Nasıl bu kadar aptal olabildiğimi bilmiyorum. Öfkeliyim.Hemde çook. Birilerinin canı yanacak.
Kitabı az önce bitirdim ve yazmaya başladım. Spoiler vermeden yazmaya çalışayım dedim, şimdi baktım ki baya yüzeysel bir sunuş olmuş. :) Neyse bununla idare edeceğim.Çünkü diğer kitaba başlamak istiyorum bir an önce.İlk kitaptan daha hareketliydi bu kitap ve daha akıcı. Karakterlerin duyguları daha net ve anlaşılır geldi bana.
Biraz spoiler;
Nereden başlasam... Sondan başlıyorum. Adam'ın ölümüne sebep olan olay çok sarsıcı ve kaliteliydi. Daemon'ın bu kadar çabuk sakinleşmesini normal karşılamıyorum ama anlatım o kadar güzeldi ki, anlıyorum. Dawson'ı bulamaması beni çok büyük hayal kırıklığına uğratmadı.Dawson'ı henüz tanımadığımızdan sanırım.Ama sondaki süprizi çok beğendim.Geriye gidersek, Katy'e kızgınım çünkü güçlerini Daemon'dan gizledi.Sorularına cevap bulabileceği tek kişi olduğunu bile bile. En eğlenceli kısım vlog için beraber video çekmeleriydi kuşkusuz. Adam'ın ölmesi, ilerki kitaplarda Dee'nin bir insanla olabileceği izlenimi bıraktı bende. Adam'a vefasızlık ettiğimi düşünmeyin.Aklıma geldi sadece.
Bitti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Tasarlamak gerçek bir şeydir; açığa vurulmuş düşler denenmiş demektir.
(İnci - John Steinbeck)